15 MART PEMBELERI - 24 MAYISTA

15 mart pembeleri - 24 mayıs 2009 15:24

Kalem kalınlığında gövde olması ve çok sayıda yaprak açtıktan sonra saksıya almalıyız önerisini okuduğum zaman, sanki bu aylar sonra olacakmış gibi gelmişti bana. Çünkü uzun süre (belki de bana uzun gelmiştir) pembeler 2-4 yaprakla beklediler ve gövdeleri de incecikti. Ben büyümelerinde bu performansı beklemiyordum, sanki birden hızlanıp, hem kalınlaştılar hem de yaprak sayıları arttı, inanamadım hatta koltuklama bile yaptım dal diplerinden çıkan uzantılara.

Saksıya geçtik bir şekilde, ben saksıya 1 tane fide dikeceğimi söyleyince annem şaşırdı çok az olur oğlum dedi. 3 tane dik, 2 tane dik derken annemin son kararı 2 tane dik oldu, bu sefer ben de 1 tane olmazsa bari üç tane olsun dedim, bana 3 tane olması daha dengeli geldi nedense... ama biraz da korkuyorum alan yetersiz kalır kökleri gelişemez ve mahsül vermez diye, fide torbalarından çıkarırken görmüş olduğum kökler beni şaşkına çevirdi, bütün toğrağı sarmalamış üstüne torbanın dibine doğru saldırmışlardı. 

Ama 1 tane dikmeye benim de gönlüm elvermedi, balkonumun sadece 1 köşesi açık ve orası toplamda 1 metre genişliğinde ve ben domateslerim ile yarısını işgal etmiş oldum. Kolayca bu durumu sorun haline getirebileceği halde ban anlayış gösteren eşime teşekkürü borç biliyorum. Alan darlığının dezavantajını 3 tane dikerek telafi etmeye çalıştım. Umarım, Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olmam.

22 MART PEMBELERI - 12 MAYIS'TA

22 mart pembeleri - 12 mayıs 07:43

22 mart pembeleri, zaten 7 tane olan bu grup oransal olarak çok kayıp verdi, şu anda iki adet kaldı, sayısı az olan daha değerli oluyor sanırım ;)

Yeni başlamayı düşünenlere, özellikle benim gibi daha önce çiçek dahi yetiştirmemiş gönüllülere şu kadarını söylemek istiyorum, mutlaka bu veya benzeri bir tecrübe yaşasınlar, gerçekten insanın tohumdan fideye kadar (umarım mahsüle kadar ulaşırım) bu süreci tecrübe etmesi beraberinde pekçok şey kazandırıyor. Bunu sadece bir sebze yetiştirmek olarak düşünmeyin. Bu hem doğayı, hem çevremizde olup bitenleri, hem de kendi tüketim alışkanlıklarımızı anlamak ve onlara başka bir açıdan bakabilmek için çok iyi bir fırsat. Bizim gibi şehirde yaşayıp toprağı sadece fotoğraflarda ve uzaktan görme fırsatı bulabilenler için mutlaka yaşanması gereken bir süreç diye düşünüyorum.

15 MART PEMBELERİ - 12 MAYIS'TA

15 mart pembesi - 12 mayıs 07:43

15 mart pembeleri - 12 mayıs 07:43

Artık sürekli balkona ve içeri gidip gelen pembelerin başı da dönmüş müdür bilmiyorum. Ama bu gidiş gelişlere bir son vermek gerek diye düşünüyordum ve sonunda o işaret geldi,

6 mayıs akşamı yine hava kararmış ve ben pembeleri içeri almak üzere balkona çıkmıştım, bir önceki akşam hem kızımın doğum gününü kutlamıştık, hem de hıdrellezdi. Bir an hıdrellezin bahar bayramı olduğunu ve artık baharın gelmiş olması gerektiğini düşündüm ;)

Bu yıl İstanbulda yaz gelmek için çok naz ediyor sürekli akşamları soğuk ve yağışlı hava var. Ama ben kararımı vermiştim artık pembeleri dışarda bırakacaktım. Bugün sabah fotoğraflarını çektim ve yeni fotoları yüklüyorum. Arada kayıplar yaşadım güneşten kavrulanlar oldu, daha önce benzer kayıplar verdiğim kök çürüklüğü vakaları da oldu ama geri kalanlar gayet iyi görünüyor. Aslında içten içe kökteki sorunla ilgili korkuyorum ama umarım bu mücadeleyi kazananlar olacak.  Sonuçta onların olması gereken yer açık hava ve buna alışmaları gerek.

15 MART PEMBELERİ - 02 MAYIS'TA

15 mart pembeleri - 02 mayıs 09:02

15 mart pembeleri - 02 mayıs 09:01

Sanırım bu sene yaz İstanbula çok geç gelecek. Hala gündüzleri balkona çıkardığım pembelerimi, akşam olunca tekrar içeriye alıyorum. 

Acaba bazılarını denemek için bırakıp karşılaştırma yapsam mı diye düşünüyorum, dışarıda olanlar daha iyi gelişir mi acaba? Sonra hangisini bu deney için ayırmalıyım kısmına gelince hiçbirine kıyamıyorum :) 

Bakalım belki haftaya havalar geceleri daha sıcak olmaya başlarsa bir kısmını geceleri de dışarda bırakmayı planlıyorum.

22 MART PEMBELERİ - 02 MAYIS'TA

22 mart pembeleri - 02 mayıs 09:00

22 mart pembeleri - 02 mayıs 09:01

Hala geceleri balkonda bırakmaya cesaret edemiyorum, sanırım mayıs ayının ortalarını beklemem gerekecek. Sanki akşamlar hala soğuk gibi geliyor bana İstanbul'da.